Türkiye’de enerji üretimi yılda yüzde 4 ila 5, elektrik tüketimi ise yüzde 7 ila 8 oranında artıyor. Ayrıca ülkede bir yılda kişi başı tüketilen enerjinin dörtte üçü ithal edilirken, kişi başı yıllık enerji ithalat fiyatı da 500 dolar seviyelerinde yer alıyor. Enerjide dışa bağımlı olan Türkiye’de dünya ortalamasını ikiye katlayan elektrik tüketimi artışı, enerjide verimliliğin sağlanmasını zorunlu hale getiriyor. Bu bakımdan evlerde sağlanacak yüzde 10 enerji tasarrufu ile yılda 132 milyon dolar ülke ekonomisine geri kazandırılabileceği ifade ediliyor.
10 Ocak Enerji Masrafını Azaltma Günü dolayısıyla enerji tasarrufu konusunda bilgilendirmede bulunan Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, “Enerji olmadan günlük yaşantımızı sürdürmemiz neredeyse imkânsızdır. Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke pozisyonunda. Her sene yaklaşık olarak 50 milyar dolar civarında dövizi enerji için harcıyoruz, dışarıdan enerji satın alıyoruz. Yerli ve milli kaynaklarımız enerji kullanma potansiyelimize yeterli değil. Bu yüzden enerjiyi çok dikkatli kullanmamız gerekiyor.

“Enerji Kimlik Belgesi doğru bir uygulama”
Enerji Kimlik Belgesi (EKB) uygulamasının başladığı 2011 yılından itibaren Türkiye’de 1 milyon bina EKB aldığını belirten Prof. Dr. Şenay Yalçın, “Enerjide tasarruf yaparak ekonomiye ve bütçemize katkı sağlayabiliriz. Alacağımız bazı önlemlerle kullandığımız enerjinin en az yüzde 10’unu tasarruf edebiliriz. Enerji denilince akla sadece elektrik gelmemeli. Kullandığımız yakıtlar da bunun içindedir. 2011 yılında başlatılan Enerji Kimlik Belgesi uygulaması bu bakımdan çok önemlidir. Ancak bunun doğru şekilde takibinin yapılması daha önemlidir. Böyle bir kimlik belgesinin uygulamada olması çok faydalıdır” ifadelerini kullandı.

Bilinçlendirme anaokulu döneminden başlamalı
Kullanılan enerjinin kıymetinin bilinmesi gerektiği konusunda hatırlatmada bulunan Prof. Dr. Yalçın, “Bizden sonra gelecek nesil için daha iyi bir dünya bırakabilmek adına yapacak çok şeyimiz var. Var olan bu potansiyel bize miras kaldı. Bunu iyi kullanıp gelecek nesillere devretmek çok önemli. Halkımız enerji tasarrufunda bilinçli olmalıdır. Bunun içinde iyi eğitim programlarının yapılması, kamu spotlarının arttırılması gerekiyor. Bilinçlendirme anaokulu döneminden itibaren yapılması gereken bir süreçtir. Küçük yaştan itibaren bu bilinçle yetişen çocuklar ileride bunu alışkanlık haline getireceğinden enerji tasarrufu konusunda büyük adımlar atılacaktır” dedi.

Nerelerde, nasıl tasarruf sağlanmalı?
“Başta enerji iletim hatları olmak üzere onların iyileştirilmesi, kayıp-kaçağın önlenmesi olmak üzere bazı tedbirler almak mümkündür” diyerek sözlerini sürdüren Prof. Dr. Yalçın şu tavsiyelerde bulundu:
“Bazı enerji dağıtım şirketleri evlerde kullanılan elektrikte yoğun olarak kullanılan saatler için farklı fiyatlandırma yapmaktadır. Bunlara dikkat ederek elektriği harcadığımızda tasarruf sağlamış oluruz. İyi bir planlama ve disiplinli bir kontrol ile her türü tedbir mümkün olabilir. Aydınlatma için florasan lamba kullanın. Duş sürenizi 10 dakikaya düşürün. Elektrikli aletlerinizin enerji sınıflarının yüksek olmasına dikkat edin. Televizyon gibi cihazları bekleme konumunda unutmayın. Evinizi ısıtırken daha iyi bir ısı konforu için evinizi nemlendirin. Ütülerinizin ısısını kumaş cinsine göre en düşük ayarda tutun. Fırında yemek pişirirken fırın kapağını gereğinden fazla açmayın. Bulaşıkları makineye koymadan önce peçete yardımı ile sıyırıp elektrik, su ve deterjandan tasarruf sağlayabilirsiniz. Buzdolabının mevsimsel ayarlarını zamanında yapmalısınız. Kirli çamaşırlarınızın miktarı az ise ekonomik programda yıkamanızı tavsiye ederim.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir