İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisinin 2020 yılında yüzde 1.8 büyümesine ilişkin, “Büyümede lokomotif imalat sanayii oldu. Korona yılında ekonomisi de diri çıkan ülke olmak ne kolay ne de azımsanacak bir başarıdır” değerlendirmesinde bulundu.
Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin gösterdiği canlı büyüme performansının herkesi sevindirdiğini kaydetti. Türkiye’nin 2020 yılında Çin ile birlikte, G-20 ülkeleri içinde büyüme gösterebilen iki ülkeden biri olduğunu belirten Avdagiç, “İmalat sanayi ürünlerine tüm dünyada artan talebi Türk iş dünyası iyi değerlendirdi. Bu süreç gösterdi ki, özel sektörümüz Türkiye için çok önemlidir. Özel sektörün ayakta kalması, Türkiye’nin ayakta kalması demektir” dedi.
Şekib Avdagiç, “Hem yıllık hem çeyreklik bazda en yüksek artışın makine ve teçhizat yatırımlarında yaşanması, gelecek için umut verdi. Bu gelecekteki talebe hazırlık yaptığımızın, ihracat kapasitemizin de artacağının işareti oldu” diye konuştu.
Avdagiç, Türkiye ekonomisinin Kovid’in başlangıç yılı 2020’de bile yüzde 1.8 büyüyerek, 1 Haziran’da başlayan normalleşme adımlarını katma değere çevirebildiğini ispat ettiğini kaydetti. Şekib Avdagiç, “Normalleşme bize iyi geliyor. Türkiye, 2021’de de güçlü büyümesini sürdürmek için bugün Bakanlar Kurulu’ndan gelecek yeni normalleşme adımlarını can kulağıyla dinleyecektir” dedi.
“Türkiye üretimden vazgeçmedi”
Dördüncü çeyrekteki yüzde 5,9’luk yüksek büyümenin çok değerli olduğunu kaydeden İTO Başkanı Avdagiç, “Faizlerin yükselmeye başladığı, salgın tedbirlerinin sıkılaştığı bir dönemde Türkiye üretimden vazgeçmedi. İmalatçılarımız var güçleriyle, fedakarca çalıştı. Perakendecilerimiz hizmet vermeye devam etti. İş insanlarımız ve girişimcilerimiz hızla duruma uyum göstererek e-ticarette de dünyadaki en hızlı büyümelerden birine imza attılar. Öte yandan 1.219 ürünün daha, öncelikli yatırım listesine alınmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Bu düzenleme önümüzdeki dönemde yatırım şevkini artıracaktır” diye konuştu. Şekib Avdagiç, “Bu büyüme rakamını yakalayan iş dünyamızın konsantrasyonun aynen devam etmesi gerekiyor. Bu çerçevede, yatırım ve üretim maliyetini doğrudan etkileyen kredi maliyetlerini makul seviyede tutmalıyız. Türkiye doğru yere odaklandığında her türlü sorunun üstesinden gelebiliyor.” dedi.