Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Orman Genel Müdürlüğü binasından çevrim içi olarak 7. Sürdürülebilir Gıda Zirvesi ve Dünya Gıda Günü Buluşması’na katıldı. Sürdürülebilir tarım, gıdada döngüsellik, tedarik zinciri dayanıklılığı, bütüncül beslenme, iklim değişikliği, dönüşüm için inovasyon, gıda perakandeciliği ve tüketici davranışları konularının ele alındığı zirve, Tarım ve Orman Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası ve Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından ortak olarak düzenleniyor.

FAO Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu’nun da katıldığı zirvede konuşan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, yaşanan iklim olayları ve Covid-19 salgınının, temiz ve erişilebilir gıdanın, insan sağlığı açısından önemini bir kez daha ortaya koyduğunu belirterek, “Dünya nüfusunun maalesef ciddi bir bölümü yetersiz beslenme sorunu ile karşı karşıyadır. Bu nedenle gıda sistemlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanabilmesi için üretimden tüketime alışkanlıkların artık değişmesi gerekmektedir” dedi.

“Yeşil Kalkınma Devrimi’ni gerçekleştirmede Türkiye öncü rolü üstelenecektir”

Pakdemirli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda açıkladığı Türkiye’nin Paris İklim Anlaşmasına taraf olmasının Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin onayı ile yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, “İnşallah önümüzdeki dönem, Yeşil Kalkınma Devrimi’ni gerçekleştirmede Türkiye öncü rolü üstelenecektir” diye konuştu.

Sürdürülebilir tarım uygulamalarının geliştirilmesi ve iklim değişikliği ile mücadele açısından Avrupa Birliği’nin “Avrupa için Yeşil Mutabakat” kapsamında, sağlıklı ve çevre dostu bir gıda sistemi için çalışmalara başladıklarını dile getiren Bakan Pakdemirli, “O nedenle iklim değişikliğine yönelik daha geniş çaplı bir farkındalığın oluşmasını önemsiyoruz ve bu konuda her türlü çalışmaya ve desteğe de açık olduğumuzu özellikle vurgulamak istiyorum” ifadelerine yer verdi.

“İyi tarım üretim alanını 42 kat artışla 2,6 milyon dekara çıkardık”

Sürdürülebilir gıda üretimi ve bu süreçte iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için çiftlikten çatala kadar geçen tüm süreci takip etmek ve çevreyi koruyan üretimi yaygınlaştırmak zorunda olduklarını dile getiren Bakan Pakdemirli, şunları söyledi:

“Çiftlikten çatala her aşamaya özen göstereceğiz. Çiftlikten Çatala Stratejisi hedeflerinde de belirtildiği üzere, 2030 yılına kadar organik tarım alanlarının artırılması ve pestisit kullanımının \%50 oranında azaltılması gerekmektedir. Son 10 yılda, sağladığımız destekler ve eğitim çalışmaları sonucunda, iyi tarım üretim alanını 42 kat artışla 2,6 milyon dekara, organik tarım üretim alanını ise 2,5 kat artışla 3,9 milyon dekara çıkardık. Ayrıca iyi tarım uygulamaları ve organik tarım faaliyetinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla çok sayıda projemiz de devam ediyor.”

“Sulamaya açılan alanlardan yılda yaklaşık 60 milyar lira zirai gelir artışı sağladık”

Son 19 yılda Cumhuriyet tarihinde yapılanın iki katı fazla orana sahip olan 600 barajın hizmete alındığına dikkati çeken Bakan Pakdemirli, “Yaklaşık 20 milyon dekar alanı son 19 yılda sulamaya açarak, sulanan tarım alanını 67 milyon dekara ulaştırdık. Sulamaya açılan alanlardan; yılda yaklaşık 60 milyar lira zirai gelir artışı sağlayarak, hem üreticimize, hem de ekonomimize önemli bir gelir kazandırdık” diye konuştu.

“Su tasarrufu sağlayan yer altı barajlarımızın sayısı şu anda 43”

Son 3 yılda su alanında 41 milyar liralık yatırımla binin üzerinde tesisi hizmete aldıklarını ifade eden Bakan Pakdemirli, “Su tasarrufu sağlayan yer altı barajlarımız sayısını 2023’e kadar 150’ye ulaştırmayı hedefliyoruz. Şu anda 43’ü bitti. İnşallah yılsonunda bu sayı 50’yi bulacak” dedi.

“Son 19 yılda, üreticilerimize reel rakamlarla toplam 400 milyar lira tarımsal destek verdik”

Bakan Pakdemirli, üretimin ve üreticinin hep yanında olduklarını ve yanında olmaya devam edeceklerini belirterek, “Son 19 yılda, üreticilerimize reel rakamlarla toplam 400 milyar lira tarımsal destek verdik. Alım fiyatlarını hasat öncesi açıklayarak, hem üreticimizi ezdirmedik hem de piyasayı etkin şekilde regüle ettik. Bu politika ile hem çiftçimizi memnun ediyor, hem de üretimin devamlılığına önemli katkı sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Ülkemizde 145 firma tarafından, 211 noktada, toplam 8 milyon ton depo kapasitesi ile lisanslı depoculuk faaliyeti yürütülmektedir”

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin şu anda 4 milyon ton civarındaki depo kapasitesi ile hububatın güvenli bir şekilde depolanmasını sağladıklarını ve lisanslı depoculuk sisteminin geliştirilmesi için Tarım ve Orman Bakanlığının öncülüğünde çalışmaların yapıldığını söyleyen Bakan Pakdemirli, “Ülkemizde 145 firma tarafından, 211 noktada, toplam 8 milyon ton depo kapasitesi ile lisanslı depoculuk faaliyeti yürütülmektedir. Lisanslı depoculuğa yaptığımız toplam destek yaklaşık 440 milyon liradır” diye konuştu.

Mustafa Cenik – Sadettin Aliusta
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir