Büyük bir meşakkatle ve masraf yüküyle yetiştirilen pamuğun çiftçiye büyük bir yük bırakacağını dile getiren Söke Ovası çiftçilerinden Kemal Göven, “Üretici olarak önümüzü göremiyoruz. Prim fiyatları hala açıklanmadı. Gelişmiş ülkeler çiftçisini desteklerken bizler geçtiğimiz yıl primlerimizi iki kademede aldık. Bu şartlar altında bizlerden dünya ile rekabet etmemiz isteniyor. Bu yıl topladığımız parsellerde ürün rekoltesi yüksek. Dekar başına 500 kg pamuk alıyoruz. Bu kilolara ulaşmak zordur fakat bu kilolar bile pamuğun bugünkü fiyatıyla zarar etmesini engelleyemez.” diye konuştu.
“Girdi maliyetleri yükselirken pamuk fiyatlarının düşmesi izah edilemez”
Ülkemizin en stratejik tarım ürünü olarak 24 ayrı sanayi kolunu etkileyen pamuğun bugünkü maliyetlerle ülkemizdeki üretiminin artık imkansız hale geldiğini ileri süren Söke Ovası çiftçilerinden Osman Atmaca, gübre, ilaç, mazot v.b maliyetleri artarken pamuk fiyatlarının düşmesine anlam veremediklerini söyledi. Atmaca, “ Çiftçi, üretim yapmazsa stratejik bir üründe dışa bağımlı hale geliriz. Bu durum milli menfaatlerimiz açısından son derece tehlikelidir. Bugünkü durumda çiftçi önünü görmekte zorlanıyor. Bu fiyatlar bu şekilde devam ederse korkarım önümüzdeki yıl Söke Ovası’nın yarısı pamuk üretiminden vazgeçecektir. Riske giriyoruz, çalışıyoruz, üretiyoruz ama maalesef kazanamıyoruz. Ağır bir borç yüküyle yetiştirilen pamuk, üreticisine zarar yazarsa, çiftçi ekmeğini yediği tarlasını kaybeder” diye konuştu.
Elif Altıner
