Denizden bin 274 metre yükseklikte dağ yamacında kurulu Çayırçukur köyünün Düzlüce Mahallesinde 2010 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı ile Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı işbirliğinde yürütülen Doğu Karadeniz Bölgesindeki Küçük Ölçekli Çiftçilerin Yaşam Seviyelerinin İyileştirilmesi Projesi (DOKAP-TARIM) kapsamında yapılan deneme üretimlerinin ardından başlayan çilek üretimi devam ettiriliyor.
Bahar aylarında karın kalkmasıyla başlayan üretimin kışın kar yağana kadar devam ettiği köyde bu yıl mevsimin sıcak olması nedeniyle Aralık ayının ortasında bile çileğe rastlamak mümkün.
Köyde yaşayan vatandaşların aileleriyle birlikte yaptığı çilek üretiminde yılda iki kez mahsul alınırken, dekarda verimi 2,5 ton ve üzeri olan çileğin pazar sorunu da yok.
“Tarladan bir ton çilek alan var”
Ailesiyle birlikte evinin önündeki bahçesinde çilek üreten Mutlu Çiftçi (49), köyde çilek üretiminin 10 yıldır devam ettiğini belirterek, “Kürtün’de idealist ziraat mühendislerinin tavsiyesi üzerine bu iş başladı. Şuanda da 15-20 arkadaşımız çilek bahçesi yapıyor. Dönem dönem çıkıyor çilek. Tarladan bir ton çilek alan var. Genel olarak bu çileği biz Trabzon yada Giresun’a satıyoruz” dedi.
“Pazar sorunu yok”
Çayırçukur köyünde çilek üretiminin ilkbahar mevsiminde kar kalktığında başlayıp kışın kar yağdığında sona erdiğini kaydeden Çiftçi, “Pazar sorunu yok. Ürettiğini satabiliyorsun. Bazı dönemlerde piyasa bulmakta zorlanmamız nedeniyle ilk başladığımızda 20-30 kişiyken şuanda 10-15 kişi kaldık” diye konuştu.
“Çilek köydeki diğer ürünlerin hepsinden daha karlı bir ürün”
Burada üretilen çileklerin tamamen doğal şartlarda üretildiğine vurgu yapan Çiftçi, “Manavdaki çilekten daha kaliteli ve daha lezzetli. Herhangi bir kimyasal yok, doğal ürün. Tarlaydı burası. Ektiğimiz üründen sadece saman alıyorduk. Şuanda çilekten memnunuz. Çileğin bir katkısı ve geliri var. İşçiliğini kendimiz ailecek yapıyoruz. Şuanda çilek köydeki diğer ürünlerin hepsinden daha karlı bir ürün” ifadelerini kullandı.
Recep Ergin