Karan yaptığı açıklamada, 2020 yılı fındık hasadını değerlendirdi. Karan, bu sezon hasat öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan fındık taban fiyatıyla sevinen üreticinin bahçede hayal kırıklığı yaşadığını belirterek geçen sezon ortalama bir ton ürün hasat eden üreticilerin bu sezon bunun yarısını hatta üçte biri oranında hasat gerçekleştirdiğini savundu.
Bahçesinde beklediği ürünü bulamayan üreticilerin kafasında 30 lira gibi fiyat oluştuğuna dikkat çeken Karan, “fındık sektörünün olmazsa olmaz kurallarından bir tanesi arz-talep unsurudur. Bilindiği gibi bunu da en fazla savunan alıcı tarafıdır. Diğer tarımsal ürünlerde olduğu gibi fındıkta bu sezon arz-talep unsuru ön planda olacak. Nasıl fındık rekoltesi yüksek olunca fiyat düşüyorsa, rekolte düşük olunca fiyat yüksek olacaktır. Sonuçta arz-talep meselesi. Bu sezon fındık az, geçen sezondan stok yok, fındık değerli mi değerli. Üreticimiz bunun farkında, haklı olarak ürününü en yüksek fiyattan satmak istiyor” diye konuştu.
Hasat sonrası pazara en fazla ürün akışının inmesi gerektiğini şu günlerde fındık alım-satımında büyük bir durağanlık yaşandığını ifade eden Karan, “Şu anda ne Toprak Mahsulleri Ofisi ile serbest piyasanın alım fiyatı aynı seviyede olmasına rağmen ne TMO’ya nede ne de serbest piyasada fındık satışı yok, sadece acil ihtiyacı olan üreticiler ürününü paraya çeviriyor. Bunun dışındaki üreticiler fındık fiyatlarının yüklemesini bekliyor. Üreticinin kafasında oluşan fiyat ise 30 lira. Çoğu üreticimiz bu sezon 25 liranın altında bir fiyattan ürününü satmayı düşünmüyor. TMO’nun alım fiyatı belli, Giresun kalite 22.5, levant kalite 22 lira. TMO kar amaçlı ve ticari bir kurum değil. Fındık piyasasını regüle etmek için görevlendirilen bir kurum. Geçen sezon Türk fındığını en fazla alan ülke dünya üretiminde ikinci sırada yer alan İtalya olduğunu göz önünde bulunduracak olursak üreticimiz serbest piyasada fındık fiyatlarının yükselmesini bekliyor” şeklinde konuştu.
Karan, ürününü bekleme ve saklama fırsatı olmayan üreticilerin emanete yöneldiğini de vurgulayarak “Fındıkta yüksek fiyat beklentisi ister istemez bu sezon emanette olan talebi artırdı. Üreticiler büyük oranda ürününü emanete bırakıyor. Fındıkta emanet karlı gibi gözükse de büyük risk demek. Üreticilerimiz geçmiş yıllarda emanetten kaynaklı yaşan sıkıntıları göz önünde bulundurarak ürününü emanete bırakmaması kendi menfaatlerine olacaktır. Kurumsal bir yapı dışında emanete bırakılan ürün her zaman risktir” ifadelerini kullandı.
Ercan Tarı