2004 yılında toprakta başlayan ilk çilek üretimine, 2009 senesinden itibaren topraksız tarım sistemleri ile devam eden Alper Yeğen, Aksu ilçesinde 12 yıldır topraksız tarımla çilek yetiştiriyor. 30 bin metrekarelik serada üretim ve hasadı ara vermeden sürdüren Yeğen, dönüm başına 17 ton, toplamda da 400 ton üretim yapmayı başardı. Kentin en büyük topraksız çilek serasında 39 kişiye de istihdam sağlayan Yeğen, üretim ve gübre satışının yanı sıra anahtar teslim topraksız çilek seraları hazırlayarak tarım girişimcilerine de hazır sera satışları gerçekleştiriyor.
4 ülkeye ihracat
Çileğe özel bir sevgi beslediği için topraksız tarımı çileğe adapte ettiğini belirten Roa Biyoteknoloji firmasının sahibi Alper Yeğen, çilek üretiminin yanında gübre üretimi de yaptıklarını söyledi. Çilek ve gübrede yurt içi ve yurt dışına ihracat gerçekleştirdiklerini ifade eden Yeğen, “Onun haricinde anahtar teslim çilek seraları kuruyoruz. Yaklaşık 2011 yılından beri, Türkiye’nin en büyük topraksız çilek projelerini firma olarak gerçekleştirdik. Geçen yıl itibariyle de Antalya’nın en büyük tesislerini faaliyete geçirdik. Kazakistan, Özbekistan, Malezya ve Dubai’ye çilek ihracatı gerçekleştiriyoruz. İç piyasada da İstanbul ağırlıklı çalışıp lüks market zincirlerine ve manavlara ürün veriyoruz. Üretime ve ülkemize katma değer katmaya devam ediyoruz” dedi.
“Topraklı tarıma göre 4 kat fazla üretim”
Topraksız çilek ile topraklı çilek arasındaki fiyat ve kalite farkına da değinen Yeğen, “Topraktaki birim fide sayısına oranla yaklaşık 4 kat fazla fide sayımız var. Bir dönüm alanda bu ikili sistemde 19 bin 500 fide dikebiliyoruz. Normal çiftçi dönümde 7 bin 500 ile 8 bin adet arası fide dikebilir. Rafta olduğumuz için bütün besin elementlerini otomasyondan çileğin istediği değerlerde verdiğimiz için kalitemiz ve tonajımız üst sınırda. Toplama maliyetlerimiz topraktakine göre daha ucuzuz. Bu yüzden de toprakta üretilen çilekle topraksız üretilen çilek arasında fiyat farkı oluşuyor. Bu tamamen kaliteyle alakalı” diye konuştu.
“Yurt dışından çok fazla talep alıyoruz”
Firma bünyesinde görev yapan Ziraat Mühendisi Aslı Turan da, topraksız tarımın, tüketicinin daha sağlıklı, daha kaliteli ürün talebine karşılık, verimsiz arazilerin değerlendirilmesini sağlayan, daha az alanda daha çok verim elde edilebildiği ve her yerde uygulanabilirliği olan geleceğin bir tarım şekli olduğunu ifade etti. Topraklı tarıma göre topraksız tarımdan, 4 kat daha fazla verim elde edildiğini söyleyen Aslı Turan, “Toprak işleme, yabancı ot kontrolü gibi enerji ve iş gücü kayıplarını sağlayan unsurların önüne geçiyoruz. Topraktan geçebilecek her hangi bir hastalık gibi sorunlarımız da olmadığından dolayı, tarımsal ilaç kullanımı daha az ve kalıntı bırakmıyor. İyi tarım uygulamaları sertifikasına sahibiz ve bundan dolayı yurt dışından çok fazla talep alıyoruz” diye konuştu.
“Topraksız tarım akıllı, bilinçli, kontrollü bir yetiştiricilik”
Bitkinin gereksinim duyduğu tüm besin maddelerini bitkiye bire bir ulaştırdıklarına değinen Aslı Turan, “Bu yaptığımız uygulama meyve kalitesine yansıyor. Bizim çileklerimizi görenler – meyvelerinizde hormon mu kullanıyorsunuz? diye soruyorlar. Tabi ki de hayır. Çilek meyvesinde kullanılabilecek her hangi bir hormon yok. Bu yüzden tüketici rahatlıkla, güvenerek çileklerimizi tüketebilir. Bu tamamen akıllı, bilinçli, kontrollü bir yetiştiriciliğin sonucu olarak ortaya çıkıyor” dedi.
Yılda 400 ton hasat
Çilek fidelerini Kasım ayında diktiklerini ifade eden Aslı Turan, “Ürünlerimizi ikili sistemde yatay platformlar içerisinde yetiştiriyoruz. Toplamda 30 dekar olan topraksız çilek seramıza, kasım ayında 19 Bin adet fide dikimi yaptık. Şu anda hasatımız devam ediyor. İlk hasatımızı şubat ayında yaptık ve her gün hasat yapıyoruz. Günde 8-10 ton arası verim elde ediyoruz. Toplamda yıllık 400 ton hasat gerçekleşiyor” diye konuştu.
Topraklı çileğe göre lezzet farkının olduğunu ifade eden Aslı Turan, ihtiyacı olan besin maddelerini bitkiye doğrudan sağladıkları için daha tatlı ve daha güzel şekilli meyveler ortaya çıktığını dile getirerek çileklerinin bundan dolayı da daha çok tercih edildiğini ve tamamen A kalite olduğunu söyledi.