2019 yılı tüm dünya için küresel ekonomik dalgalanmalar nedeniyle zorlu geçti ama Türkiye geleneksel lezzeti kuruyemişten vazgeçmedi. Ambalajlı kuruyemiş sektörünün öncü şirketlerinden Peyman’ın CEO’su Kaan Baral, bir haneye yıl içerisinde ortalama 15 kez kuruyemiş alışverişi yapıldığını, her alışverişinde yaklaşık 680 gram kuruyemiş alındığını söyledi. Koronavirüs döneminde evde kalmanın da kuruyemiş ve kuru meyve satışlarını artırdığını belirten Kaan Baral, talebin daha da artacağına işaret etti. Ayrıca Baral, her 100 evin 96’sında kuruyemiş tüketildiğini bildirdi.
”Kuruyemiş sektörü 2019’da yüzde 20 büyüdü”
Kuruyemiş sektörünün 2019 yılını, 2018 yılı cirosuna oranla yüzde 19 büyüme ile yaklaşık 5.7 milyar TL ile kapattığını aktaran Baral, ”INC’nin (International Nutand Dried Fruit Council) 2018 raporuna göre ülkemiz, dünya kuruyemiş pazarından aldığı yüzde 10 pay ile ABD’den sonra ikinci sırada geliyor. Bugün hala kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde dünyanın önde gelen üreticilerinden biriyiz. Sektörümüz, gelecekte ülke ekonomisine daha büyük katma değer üretecek bir potansiyele sahip” dedi.
”Favori sosyal yiyeceğimiz ay çekirdeği”
Karantina sürecinde sağlıklı, güvenilir ve markalı ürüne olan yönelimin arttığını bildiren Barali şu değerlendirmede bulundu: ”İnsanlar açıkta satılan ürünlerin yerine, ambalajlı gıdaya yöneldi. Diğer yandan, ”evdekal” hareketiyle birlikte hepimiz hayatı evlere taşıdık. Evlerde favori sosyal yiyeceğimiz yine ay çekirdeği oldu. Çitliyo Kara Şimşek başta olmak üzere Nutzz Fıstık ve Peyman Antep Fıstığı satışı en yüksek olan ürünlerimizin başında geldi. Bu dönemde sağlıklı beslenmek isteyenlerin tercihi ise çiğ kuruyemiş grubumuz olan Bahçeden ürünleriydi”.
Bu dönemde ambalajlı ürün tüketiminde önemli oranda talep artışı olduğunu söyleyen Baral, ”Ambalajlı kuruyemiş sektörünün öncü şirketi olarak, kontrol sistemlerinden geçmiş, marka güvenilirliği olan, ambalajlı kuruyemiş tüketilmesi gerektiğini tüketicilerimize uzun yıllardır anlatıyoruz. Bu vizyonla tüm Peyman ürünlerinin güvenle tüketilebilmesi için inovasyonumuzu ambalaj alanına da taşıdık ve ilk zipperlı ambalajı ürettik. Ürünlerimizin sağlıklı, hijyenik ve en taze haliyle tüketicilerimize ulaşması için koruyucu ambalajlarımızı özel olarak tasarladık” şeklinde konuştu.
”Turquality sertifikalı Peyman,Türk kuruyemişleri ile dünyaya açılıyor’
Baral, sözlerini şöyle sonlandırdı: ”Bu dönemde; kendimize yeten, her alanda dünya pazarları için ”en iyi üretim yapan” ülke olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Bu anlamda pandemiyi de uluslararası arenada bir fırsata çevirebileceğimizi düşünüyorum. Bugün, kuruyemiş sektöründe Turquality sertifikasına sahip tek ‘ambalajlı Türk kuruyemiş markası’ olarak ABD’den Avustralya’ya, Avrupa’dan Ortadoğu’ya uzanan geniş bir coğrafyada yaklaşık 50 ülkeye Türk kuruyemişini ulaştırıyoruz. Bu da üretim gücümüzle kuruyemiş sektörümüzün dünyaya başarıyla açıldığının çok önemli bir göstergesi”.
