ING Türkiye, kentsel yerleşim bölgelerinde yaşayan yetişkin bireylerin tasarruf eğilimlerini izlemek amacıyla 2011 yılından bu yana IPSOS iş birliğiyle gerçekleştirdiği Türkiye’nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması’nın (TTEA) 2021 yılı 4’üncü çeyrek sonuçlarını açıkladı. Türkiye’nin lider tasarruf bankası olma vizyonuyla faaliyet gösteren bankanın araştırmasına göre, tasarruf sahipliği oranı bir önceki döneme göre hafif bir yükselişle yüzde 18,2 oldu. Böylelikle, 2021 yılı genelinde tasarruf sahipliği oranının benzer seviyelerde gerçekleştiği ve tasarruf etme eğiliminin yıl boyunca gücünü koruduğu gözlemlendi. Araştırmada ayrıca genel kitle ve 18-30 yaş arası bireylerin yatırımlardan getiri beklentisi ve risk tercihleri de incelendi.

Yaş gruplarının tasarruf sahipliği oranına bakıldığında, 35-44 yaş grubunda tasarruf sahipliğinin 4 puan yükselerek yüzde 17’ye ulaştığı ve 18-24 yaş grubunda ise bu oranın 3 puan düşüş ile yüzde 21 olarak gerçekleştiği görüldü. Çocuklu bireylerin tasarruf sahipliği oranı dördüncü çeyrekte yüzde 13’ten yüzde 15’e yükselirken, çocuksuz bireylerde ise bu oran bir puan düşüşle yüzde 24’e indi. Tasarrufu olmayanlar için, yakın gelecekte tasarruf yapmayı planlayanlar arasında önümüzdeki 3 ay için tasarruf yapmayı düşünenlerin oranı 4 puan artışla yüzde 18 oldu. Tasarrufu olanların tasarruf aracı tercihlerinde ise, 2021 dördüncü çeyrekte yastık altı altın ve nakit, geçtiğimiz döneme göre yükselerek yüzde 23 oranında gerçekleşti. En çok tercih edilen tasarruf araçlarında sistem içi altın ve Bireysel Emeklilik Fonları yüzde 15 ile aynı seviyede yer alırken, bu araçları yüzde 12 ile TL vadeli hesap takip etti. Kripto para ise yüzde 9 oranı ile tercih edilen bir başka tasarruf aracı oldu.

Gençler yatırım yaparken riskten genel topluma kıyasla daha az korkuyor

Araştırma kapsamında, genel olarak toplum ve 18-30 yaş arası bireylerin yatırımlardan getiri beklentileri ve risk tercihleri de incelendi. Buna göre, toplumun yüzde 78’inin yatırımlarından getiri beklentisi orta ve uzun vadeli olurken, 18-30 yaş grubundaki bireylerde de bu oran yüzde 80 ile genel topluma benzer düzeyde. Sonuçlara göre, 18-30 yaş grubundaki bireyler için risk algısı ise toplumun genelinden biraz farklı. Genel toplumda bireylerin yüzde 75’i yatırım yaparken risk almanın kendilerini endişelendirdiğini belirtirken, bu oran 18-30 yaş grubundaki bireyler için yüzde 66 olarak gerçekleşti. Bu istatistik, risk almanın kazanç ya da kayıp olarak görülmesine yönelik sorulan soruya verilen cevaplarda da benzer sonuçları ortaya koyuyor. 18-30 yaş grubundaki bireylerin yüzde 51’i risk almayı kazanç olarak görürken, genel kitlede bu oran yüzde 45 olarak gerçekleşti. Genel toplumun yüzde 55’lik oran ile yarısından fazlası ise riski kayıp olarak gördüğünü belirtti.

Gençler yatırım aracı olarak en çok vadeli hesabı tercih ediyor

Araştırma kapsamında incelenen bir diğer konu ise 18-30 yaş bireylerin yatırım aracı tercihleri oldu. Bugüne kadar en az bir kere kullanılmış olan yatırım araçları sorulduğunda, 18-30 yaş bireylerde yüzde 28 ile TL vadeli hesap ve yastık altı altın öne çıktı. Kripto para ise yüzde 18’lik oran ile bu yaş grubunda yatırım aracı olarak dördüncü sırada tercih edildi. Riski nispeten daha yüksek olan araçlara bakıldığında ise; borsaya girmeyi deneyenlerin oranı yüzde 7 iken, kripto parayı denemiş olanların oranı yüzde 18. Araştırmada ayrıca gençlere, banka kartı harcamalarında harcamayı bir üst tutara yuvarlayıp arada kalan küsuratı otomatik olarak birikim hesabına aktaracak bir uygulamanın kendilerini birikim yapmaya teşvik edip etmeyeceği soruldu. Sonuçlara göre böyle bir uygulama 18-30 yaş arasındaki bireylerin 60’ından fazlasını daha fazla birikim yapmaya teşvik ediyor.

“Finansal okuryazarlığa katkı sağlamaya ve tasarruf sahipliğini desteklemeye devam edeceğiz”

Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren ING Türkiye Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ozan Kırmızı, “Tasarruf sahipliği oranında yıl boyunca istikrarlı bir süreç yaşandığını söyleyebiliriz. Sonuçlar bize tasarrufu destekleyici ürün, hizmet ve yatırım araçları geliştirilmesinin tasarruf sahipliğinin artırılmasında etkili olabileceğini gösteriyor. Bununla beraber banka kartı harcamalarında harcamayı bir üst tutara yuvarlayıp arada kalan küsuratı otomatik olarak birikim hesabına aktaracak bir uygulamanın, 18-30 yaş arasındaki bireyleri birikim yapmaya teşvik etmesi de dikkat çekici bir bulgu. Tasarruf sahipliğinin artmasına katkı sunmak üzere yenilikçi uygulamalar geliştiren banka olarak biz de Koy Kenara özelliği ile alışverişlerde küsuratlı ödemelerin üstü ile birikim yapmayı kolaylaştırmayı hedefliyoruz. Koy Kenara özelliği ile müşterilerimiz, Turuncu Ekstra Banka Kartı ile yaptıkları alışverişlerde küsuratları 1 TL ya da 5 TL’ye tamamlayarak, aradaki kuruşları vade derdi olmadan birikim yapma imkânı sağlayan e-Turuncu Hesap’larında biriktirebiliyor. Banka olarak finansal okuryazarlığa katkı sağlamaya ve tasarruf odaklı ürünlerimiz ile tasarruf sahipliğini desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir